
Selin, Şile escort rüzgârlı sahilinde yürürken içi buruk ama kararlıydı. Genç yaşına rağmen omuzlarına yüklenen hayatın ağırlığını taşımaya alışmıştı. Denizden gelen serin hava yüzünü okşuyor, dalgaların kıyıya vurmasıyla ortaya çıkan o doğal ritim kalbini sakinleştiriyordu. Karşısında duran Şile Feneri, tıpkı onun gibi yalnız ama dimdik ayaktaydı.
Selin 29 yaşındaydı. Kastamonu’nun küçük bir kasabasında büyümüş, hayalleri hep büyük şehirlerde yaşamaktı. Fakat ailesinin ekonomik bacak omuz zorlukları, eğitimini yarıda bırakmasına neden oldu. Erken yaşta evlendirildi. Evlilik hayatı sevgiyle değil, zorluk ve baskıyla doluydu. Kocası tarafından sürekli eleştiriliyor, özgürlüğü kısıtlanıyordu. Günler geçtikçe Selin’in içinde biriken isyan büyüyordu.
Bir gece, evde yaşadığı zor anlardan kaçmak için sessizce eşyalarını topladı. Cebinde çok az para vardı. İstanbul’a, özellikle Şile escort gelmeye karar verdi. Şile, sakinliği ve doğal güzelliğiyle ona huzur vereceğini düşündü. Şehrin karmaşasından uzak, yeni bir başlangıç için uygun bir yerdi.
İlk günler Selin için zorluydu. Sokaklarda geceyi geçirmek zorunda kaldı, açlık ve soğukla mücadele etti. Ancak yılmadı, umutla doluydu. Şile Belediyesi’nin kadın destek merkezine ulaştığında hayatının dönüm noktası milf başlamıştı. Burada sıcak bir yatak, düzenli yemek ve en önemlisi, onu anlayan insanlar buldu. Psikolojik destek aldı, kendini ifade etmeye başladı.
Merkezde verilen kurslardan biri olan el sanatları atölyesine katıldı. Renkli ipliklerle ördüğü küçük çantalar, onun umudunun ve emeğinin simgesiydi. İlk ürünlerini Şile’deki küçük pazar yerinde satmaya başladı. Kazandığı parayla kendine küçük bir oda tuttu, düzenli bir hayat kurmaya çalıştı.
Selin, artık sabahları seks sahilde yürüyüş yapıyor, dalgaların sesini dinleyerek geleceğe dair hayaller kuruyordu. Şile Feneri’ne bakarken içinden şunları söylüyordu.