
Hande, 28 yaşında, İstanbul’un hızlı ritmine alışmış ama iç dünyasında hâlâ dinginliği arayan bir kadındı. Ataşehir escort küçük ama ferah dairesinde yalnız yaşıyordu. Üniversiteyi Eskişehir’de bitirdikten milf sonra İstanbul’a taşınmış, kısa sürede bir dijital pazarlama ajansında iş bulmuştu. İş yerinin Kozyatağı’na yakın olması, Ataşehir’i seçmesinde büyük etken olmuştu.
Günleri çoğunlukla benzer şekilde geçerdi: Sabah kahvesi, kısa bir yürüyüş, ardından yoğun mesai. Ama bu sıradanlık onu sıkmıyordu. Aksine, düzenli hayatı seks kendisine güven veriyordu. Akşamları ise genellikle civardaki kafelerde vakit geçirir, bazen Watergarden AVM’de sinemaya giderdi. Hande için kalabalıklar arasında yalnız kalmak, bir tür meditasyon gibiydi.
Bir gün, iş çıkışı civardaki parkta yürüyüş yaparken, parkta kitap okuyan yaşlı bir kadına rastladı. Yanına vip oturdu, önce sessizce birlikte vakit geçirdiler. Sonra yaşlı kadın başını kaldırıp gülümsedi: “Eskiden buralar tarlaydı,” dedi. Hande şaşırdı, konuşmaya başladılar. Kadının adı Neriman’dı, 75 yaşındaydı ve 40 yıldır Ataşehir escort yaşıyordu.
Bu tanışıklık Hande’nin rutin hayatına farklı bir pencere açtı. Neriman Teyze, ona geçmişin İstanbul’unu, bu semtin nasıl dönüşüp değiştiğini, insanların nasıl farklılaştığını anlattı. Hande de ona kendi hikâyesini, işini, yalnızlığını ve şehirde kadın olmanın getirdiği zorlukları paylaştı. Aralarında garip bir bağ oluştu; iki ayrı kuşaktan kadın, iki ayrı zamanın ama aynı mahallenin hikâyesini taşıyordu.
Hande, o günden sonra her hafta Neriman Teyze ile parkta buluştu. Yanında getirdiği çayla birlikte uzun sohbetlere daldılar. Bu sohbetler, Hande’ye yaşamın hızlı akışında yavaşlamayı ve anı yaşamayı öğretti. Ataşehir artık onun için sadece yaşadığı bir yer değil, içinde anılar biriktirdiği bir yuvaya dönüşmüştü.