
Çekmeköy escort soğuk bir Aralık sabahıydı. Gökyüzü kurşuni, sokaklar sessizdi. Sokak lambalarının seks sönmeye başladığı o saatlerde, Zeliha apartmanın arka kapısından ağır adımlarla dışarı çıktı. Üzerinde ince bir mont, ayağında topuklu ayakkabılar, gözlerinde ise yılların taşıdığı acı vardı.
Zeliha sadece 21 yaşındaydı ama yaşadıkları, onu yaşıtlarından çok daha fazla olgunlaştırmıştı. Hayata tutunmaya çalışan milyonlarca kadından sadece biriydi. Memleketi Kars’tan İstanbul’a gelişinin üzerinden üç yıl geçmişti. Önce umut doluydu. Bir pastanede işe başlamış, küçük bir odada tek başına götten yaşamaya çalışmıştı. Ancak İstanbul kolay bir şehir değildi. Ne kira ödemek kolaydı ne de tek başına ayakta durmak. Patronun istekleri sınırı aşınca işi bıraktı. Kirasını ödeyemeyince evden çıkarıldı. Sonra… sonra o hatayı yaptı. Yardım ettiğini söyleyen bir adam, onu başka bir hayata sürükledi.
Zeliha artık geceleri yaşıyordu. Çekmeköy escort tenha köşelerinde, kimi zaman bir otel odasında, kimi zaman sokak lambasının altında… Onu görenler yüzüne bakmadan geçiyor, bazıları küçümseyerek arkasından konuşuyordu. Ama kimse “neden” demiyordu. Kimse onun hikâyesini sormuyordu.
Bir gün Çekmeköy metrosunun çıkışında otururken, yanına bir kız çocuğu geldi. Elinde bir oyuncak vardı, yüzü gülüyordu. “Abla, sen ağlıyor musun?” diye sordu. Zeliha farkında bile olmadan gözyaşı döküyordu. Küçük kız bir mendil uzattı, sonra annesinin elini tutarak uzaklaştı. O an Zeliha, kendi çocukluğunu hatırladı. Hayal kurabildiği, temiz giysilerle sokağa çıktığı, annesinin saçlarını okşadığı o günleri…
İşte o sabah bir karar verdi. Hayatına yeniden başlamak istiyordu. Kolay olmayacağını biliyordu ama denemek zorundaydı. İnternetten kadın danışma merkezlerini araştırdı. Çekmeköy escort bir derneğe başvurdu. İlk başta çok utanmıştı ama oradaki kadınlar onun gibi nice hayatı dinlemiş, anlamış insanlardı. Ona sadece yardım etmediler, ona inandılar.
Zeliha bugün hâlâ o yolda yürüyor. Temizlik işinde çalışıyor, açık öğretimden lise diplomasını almak için uğraşıyor. Geceleri artık sokakta değil, küçük ama güvenli bir odada uyuyor. Gözleri hâlâ yorgun, ama içinde ilk kez gerçek bir umut var.
Bir yanıt yazın