Dilan, 29 yaşındaydı. Pendik escort kalabalık sokaklarında yürürken, yüzünde hayatın yükü ve umutların kırıntıları vardı. İstanbul’un bu kıyısında oral yeni bir başlangıç yapmak için mücadele ediyordu. Hayat, ona çok acı öğretmişti ama Dilan pes etmeyi hiç düşünmemişti.
Kars’ın küçük bir köyünde doğmuştu. Ailesi, geleneksel ve muhafazakâr bir yapıya sahipti. Okula gitmek, onun için bir hayaldi çünkü genç yaşta evlendirildi. Evlilik hayatı mutluluk getirmemiş, aksine şiddet ve yalnızlıkla dolu olmuştu. Oysa Dilan, özgür olmak, kendi ayakları üzerinde durmak istiyordu.
Bir gece, sessizce valizini hazırladı. Küçük oğlu uyurken evden çıktı. İstanbul’a, Pendik escort doğru yol aldı. Burada hiçbir tanıdığı yoktu, sadece içindeki kararlılık vardı. İlk zamanlar parkta uyudu, soğuk ve yalnızdı. Ama vazgeçmedi. Pendik Belediyesi’nin kadın dayanışma merkezine başvurdu. Orada destek gördü, yeni dostluklar edindi.
Kadın merkezinde açılan dikiş kursuna katıldı. Ellerinde hayatının yükünü taşıyan Dilan, aynı condom zamanda yeni bir beceri öğreniyordu. Kursu başarıyla bitirdi ve küçük bir terzi atölyesinde işe başladı. İşini severek yapıyor, hayatın kendisine sunduğu ikinci şansı değerlendiriyordu.
Her sabah işe gitmeden önce Pendik sahilinde kısa yürüyüşler yapar, denizin huzur veren sesine kulak verirdi. O ses, onun için umut demekti, yeniden doğuşun simgesiydi.
Bir gün, iş çıkışı sahilde otururken içinden düşündü:
“Geçmişim ne kadar zor olursa olsun, ben artık kendi hayatımı yazıyorum. Pendik escort bana hayat verdi.”
Dilan’ın hikayesi, sessiz bir direnişin ve umudun en güzel örneğiydi.
Bir yanıt yazın