
Aylin, Maltepe sahilinde yürürken güneş yavaş yavaş yükseliyordu. Yaz sabahlarının o kendine has nemli serinliği, teninde geçmişten kalma izleri silmeye çalışır gibiydi. Otuz yaşına birkaç ay kalmıştı ama yaşadığı onca şey, onu sessizce büyütmüştü. Kimi zaman sert, kimi zaman kırılgan ama hep ayakta kalmaya çalışan bir kadın olmuştu.
İstanbul’un başka semtlerinde sürüp giden karmaşık ve yalnız yıllardan sonra, Maltepe escort yeni bir hayat kurmaya karar verdiğinde elinde ne para vardı ne de bir dost. Ama cebindeki son üç yüz lirayla tuttuğu seks küçük bir bodrum katı dairesi, onun için bir saray kadar değerliydi. Duvarları rutubetliydi, musluğu damlatıyordu ama penceresinden dışarı baktığında bir şey fark etti: İlk defa hiçbir yere kaçmak istemiyordu.
Aylin, yıllarca görünmez olmuştu insanlar için. Onun ne yaşadığını kimse sormamış, kimse merak etmemişti. Ama artık görünmek, var olmak istiyordu. Maltepe escort sessiz sokaklarında yürürken kendini biraz daha güvende hissediyordu. Kimsenin ona acıyarak bakmadığı, selam verirken göz kaçırmadığı bu semt, sanki onu kabullenmişti.
Bir sabah belediyeye ait kültür merkezinin camında bir duyuru dikkatini çekti: “Kadınlar için ücretsiz resim ve el sanatları kursu.” Aylin durdu, düşündü. İçeri girmesi beş dakikasını aldı ama çıkması saatler sürecek kadar milf zamanına dokundu. O gün hayatında uzun süredir ilk kez bir şey öğrenmenin heyecanını hissetti.
Kurslarda hem yeteneğini keşfetti hem de başka kadınlarla tanıştı. Hepsi kendi içinde kırık, ama bir araya geldiklerinde güçlüydüler. Aylin, pastel boyalarla yaptığı deniz manzaralarını çerçeveletip küçük bir kafenin duvarında sergilemeye başladı. İlk tablo satıldığında, ona “devam et” diyen o kısacık an, hayatının yönünü değiştirdi.
Artık her sabah uyanmak için bir nedeni vardı. Geçmişin gölgeleri hâlâ zaman zaman peşini bırakmasa da, Maltepe escort deniz kokan sabahları ona yeni umutlar fısıldıyordu.
Bankta oturup denizi izlerken içinden geçirdiği tek cümle şuydu:
“Ben sadece yaşamadım, kendimi yeniden kurdum.”
Ve evet, Aylin artık sadece hayatta kalmıyor, gerçekten yaşıyordu.
Bir yanıt yazın